Habsburg elçisi Cornelius Duplicius Schepper'in 1534 tarihli nihai raporu / sefaretname (24. sayfa).
Latince
52
centis milibus ducatorum, quae eum debere dicebat Mahamuth Celeby, rationem
nullam pro tune reddere cogeretur.
Intellexit etiam Cornelius Barbarossam dixisse Venetis se sufficientem
esse profligare regem Hispaniae, Franciae: Angliae : Portugalliae: papam et ipsos
etiam Vénetos si Caesar Thurcarum iuberet. Eaque ab ipso dicta esse summo
cum contemptu.
Fuisse preterea decretum vt cum Barbarossa mitterentür tres aut quattuor
Sansachi, cum pari potestate. Id à bassis statutum. Quod cum audiret
Barbarossa, dixisse Caesari Thurcarum, se dimisso regno suo ad ipsum venisse.
Si sibi fideret Caesar daret sibi soli classem et commissionem. Quia alios
de rebus maritimis nihil scire. Sin minus ipsi fìderet, permitteret ipsum cum
nauibus quibuscum venerat decedere. Tune magnum Caesarem dixisse Fiat
pro arbitrio et volúntate tua. His verbis nuUum bassam ausum contradicere.
Et Barbarossam solum totius classis imperatorem factum. Qui cum videret
Caesarem Thurcarum sibi soli commisisse prouinciam dixerit in presentia Bassarum
et Caesaris. Se curaturum vt breui omnes Christiani sint missuri Caratz
hoc est tributum ad portam. Idque iureiurando vouisse.
Kalendis luniis. Misit Aiazbassa ad Cornelium : solitum Sclauum suum
Slesitam qui ipsi nunciaret perendie habiturum ipsum responsum à magno
Caesare. Se tamen mirari qualiter Cornelius quum omnem potestatem sibi traditam
à Carolo Caesare transigendi cum Thurcis habeat , nolit voluntati et requisitioni
magni Caesaris obtemperare. Quç est quod Carolus Caesar restituât
regi Franciae terras ademptas et pecuniam. Et quod idem Cornelius pro eo
promittat.
Respondit Cornelius. Se omnem potestatem habere ad tractandum
cum Caesare Thurcarum ex parte Caroli Caesaris et nomine totius Christianitatis
, de iis quae essent licita et honesta ipsi Caesari Karolo et Christianitati
Non autem ad consenliendum in ea quç sunt quouis modo illicita aut inhonesta.
Quod ad requisitionem Caesaris Thurcarum attinet. lllam non esse
honestam et Cornelium potius passurum in partes trahi, et extrema omnia
subiturum quam in aliquod inhonestum condescenderet. Ita responderet domino
suo.
Respondit Slesita Dominum suum satis exspectasse tale à Cornelio responsum
et se plurimum ipsi affectum esse. Ideoque se vt fratrem admonere
vt se retrahat à seruitiis Caroli Caesaris, et permitteret ipsos duos Caesares fa
[ s. 52 ] Mahmut Çelebi’nin Gritti’nin borçlu olduğunu söylediği iki yüz bin duka için hiçbir hesap vermeye zorlanamazdı.
Cornelius aynı zamanda Barbaros’un Venediklilere eğer padişah emrederse İspanya, Fransa, İngiltere ve Portekiz krallarını, Papa’yı ve hatta Venediklileri bile yenmeye gücü yettiğini söylediğini öğrendi. Barbaros bunları yoğun bir küstahlıkla söylemişti.
Ayrıca Barbaros ile birlikte eş salahiyete sahip üç ya da dört sancakbeyi yollanmasına da karar verilmişti. Bu karara paşalar onay vermişti. Lakin Barbaros bunu duyunca padişaha demişti ki, kendi krallığını bırakıp oraya gelmişti. Şayet padişah kendisine güveniyorsa donanmayı ve komutayı sadece kendisine verirdi. Zira diğerleri denizcilikten zerre anlamıyorlardı. Şayet kendisine güvenmiyorsa da getirdiği gemilerle geri dönmesine izin vermeliydi. Ardından yüce padişah kendisine “Dilediğin gibi olsun!” demişti. Bu sözlere hiçbir paşa karşı çıkmaya cüret edememişti. Böylece Barbaros tek başına tüm donanmanın amirali olmuştur. Padişahın yalnızca kendisine bir eyaletin komutasını verdiğini görünce de paşaların ve padişahın huzurunda şöyle demişti: Kısa süre içinde cümle Hıristiyan aleminin divana haraç [Caratz], yani vergi [tributum], yolluyor olması için elinden geleni yapacaktı. Bu şekilde ant içip yemin etti.
Haziran Ayı: Ayas Paşa Cornelius’a haber yolladı. Her zamanki gibi Silezyalı kölesi geldi ve iki gün sonra yüce padişahtan cevap alacağını söyledi. Yine de Cornelius’un nasıl olup da Kayzer Karl kendisine Türklerle müzakere için tam yetki vermişken, padişahın iradesi ve isteklerine uymayı reddettiğine şaşırıyordu. Yani Kayzer Karl Fransa Kralı’na kendisinden gasp ettiği toprakları ve araziyi geri verebilir ve Cornelius da bunun için taahhütte bulunabilirdi.
Cornelius cevapladı: Kayzer Karl tarafından Hıristiyan alemi adına, Kayzer Karl ve Hıristiyanlık şerefine olan konuları padişahla mükaleme etmeye kendisine tam yetki verilmişti- aşağılayıcı ve hayırsız olanlar için değil.
Padişahın isteğine gelince: Bu şerefli bir talep değildi ve davasının şerefine leke sürmektense parçalara ayrılıp her türlü meşakkati çekmeyi yeğlerdi. Efendisine böyle cevap vermeliydi.
Silezyalı cevapladı: Efendisi Cornelius’tan böyle bir cevap duymayı beklemişti ve kendisine pek yakınlık duymuştu. Bir kardeş olarak Cornelius’a Kayzer Karl’ın hizmetinden çekilmesini ve iki imparatoru kendi hallerine bırakmalarını öğütlüyordu. [ s. 52 ]