Kaynak Türü
Elçi Raporu
Cilt No /Belge No
6/1
Kayıt Tarihi
Haber Tarihi
Kayıtta Adı Geçen Yer İsimleri
Kayıt İçeriği

Habsburg elçileri Hieronymus de Zara ve Cornelius Duplicius Schepper'in 1533 tarihli nihai raporu / sefaretname. (15. sayfa)

Doğrudan İlgili Diğer Kayıtlar
Özel Not

Latince

Kaydın Metni

17
aliquam. Nam si Thurcarum Caesar prius posset acquirere Coronem antequam
pax cum Karolo Caesare confîrmaretur, tunc non futurum laborem de restitutione
ipsius. Idque subridendo dixit Cornelius. Sin uero Corone potiri non
posset, tunc tractari posse si uellet. Oratores Regios Hieronymum seilicet et
se Cornelium literas habere quibus precipere Capitaneis qui in Corone sunt,
possunt, ut a bello abstineant, si modo ipsi Thurcae abstineant, Si uelint eos
eas literas mittere et negoeium tractare, bene, sin minus, ipsos oratores ipsas
literas apud se retenturos esse ; Hoc modo responsum est ad obiectum Gryti,
quantum attinet ad moram quam Christianos quaerere dicebat.
Et sie ab eo discessum est bono modo.
XXX* Maij. Misit Aloisius Gryti ad oratores Regios ut ad se uenirent.
Paruere monitis et circa tres horas ante oecasum solis eo peruenientes, ex
ipso intellexere sequentia.
Imprimis sibi iussum esse à Caesare Thurcarum et ab Imbrahimo bassa ,
ut oratoribus ipsis Hieronymo Cornelioque responderet.
Pacem hic cum Caesare Karolo fieri non posse. Neque Thurcas nelle nisi
aut ipse miserit oratores suos ad foelicem illam portam; Aut ad ipsos oratores,
mandatum proprium, suo nomine. Aut alio mandato polliceatur et promittat
syngrapha et sigillo suo, se quicquid frater suus Ferdinandus Rex pro
eo promiserit, id se ratum habere sine ulteriore ad eum recursu. Alias non
uelle ipsos Thurcas. Quia timent decipi, et uident quod oratores Christiani
nihil aliud querunt nisi tempus redimere donec aduenerit hiems.
Vt ista commodius fiant dari à Caesare Thurcarum, Karolo Caesari trium
mensium induelas. Mandatum iri ipsi Barbarossae ut omnino abstineat a molestatione
omnium Christianorum donec ulterius mandatum à Caesare Thurcarum
habeat. Eas literas se daturum in manus oratorum. Quos oratores uicissim
scribere oporteret ad eos qui sunt in Corone ut abstineant à bello per
prefatos menses tres, cum conditione ne interim ulla noua subsidia ad ipsos
mitteren tur.
Barbarossam si conelusa pace aliquid aduersus eam attentauerit, non
modo adiutum non iri à Caesare Thurcarum , sed omnibus viribus ab eo destruendum.
Coronenses conclusa pace. Qui Hispani sunt missos iri ad loca tuta: Qui
greci sunt : quomodo tractandi sint non satis scire, tamen se dicturum Imbrahimo
qualiter Andreas de Auria promiserit ipsis succurrere; aut si pax
fieret contentos eos iri in hac pace, et propterea esse necessarium ipsos Gre

Kayıt Özeti

[s. 17] talep edilmemektedir. Zira eğer padişah Kayzer Karl’la sulh bağlamadan önce Koron’u alabilirse şehrin istirdadına çabalamaya gerek kalmayacaktır. Cornelius gülerek söyledi: Ancak Koron’u alamazsa isterse müzakere edilebilir. Krallık elçileri Hieronymus ve Cornelius’un elinde Koron’daki komutanlara hitaben mektuplar bulunmaktaydı. Türkler de savaşmaktan hazer ederse, istedikleri takdirde savaştan kaçınmaları için komutanlara bu mektupları gönderip müzakere başlatabilirlerdi. Aksi takdirde elçiler mektupları ellerinde tutmaya devam edeceklerdi. Gritti’nin “Hıristiyanlar mühlet talep ediyor” lafzına böyle cevap verildi.
Böylece bir tatsızlık yaşanmadan yanından ayrıldılar.
30 Mayıs. Alvise Gritti adam gönderip Krallık elçilerini yanına çağırttı. Kabul ettiler ve günbatımından üç saat önce yanına vardılar. Kendisinden şunları öğrendiler.
Padişah ve İbrahim Paşa bilhassa Hieronymus ve Cornelius’a şahsen hitap etmesini buyurmuşlardı.
Kayzer Karl’la sulh edilemezdi. Südde- i sa’adete [ad foelicem portam] kendi elçilerini yollamadığı ya da halihazırda huzurdaki elçilere kendi adına hususi talimat vermediği sürece Türkler sulh bağlamayı düşünmüyorlardı. Hiç olmazsa başka bir görevli yollanılması rica ediliyor ve aman kağıdıyla şahsi mührünü yollamasını istiyorlardı. Kardeşi Ferdinand Kral onun adına her türlü vaatte bulunacak ve kendisine daha fazla başvurulmadan Ferdinand karar alabilecekti. Yoksa Türkler hiçbir şeyi kabul etmiyorlardı. Çünkü kandırılmaktan çekiniyor ve Hıristiyan elçilerin kış gelene kadar zaman kazanmaktan başka bir şey istemediğini görüyorlardı.
Bu doğrultuda Padişah Kayzer Karl’a üç aylık ateşkes verilecekti. Barbaros’a da Padişah’tan ikinci bir emir gelene kadar Hıristiyanları tacizden tümüyle el çekmesi buyrulacaktı. Bu mektuplar elçilerin eline verilecekti. Elçiler de bunları Koron’dakilere yazıp mezkur üç ay boyunca muharebeden uzak durmalarını söyleyeceklerdi, ancak aradan geçen zaman zarfında şehre takviye yollanmamak kaydıyla.
Eğer sulh bağlanır da Barbaros onlara karşı teşebbüslerine ara vermezse, yalnızca Padişah’ın desteğini kaybetmekle kalmayacak, ayrıca bütün kuvvetleri yerle bir edilecekti.
Barış yapıldıktan sonra İspanyol Koronlular güvenli yerlere yollanacaktı. Rum olanlar için nasıl bir muamele yapılacağını tam bilmiyordu. Ancak İbrahim’e Andre Doria’nın onlara nasıl yardımcı olma sözü verdiğini söyleyecekti. Şayet sulh yapılırsa memnun bir şekilde kabul edecekler, bu yüzden de mezkur Rumları [s.17]

Kaynak Bilgisi
Antal Gevay., Urkunden und Actenstucke zur Geschichte der Verhaltnisse zwischen Oesterreich, Ungern und der Pforte im XVI. und XVII. Jahrhunderte, Wien, (1840 [1838]-42).