Habsburg elçisi Franz Freiherr von Sprinzenstein'a verilen Kasım 1536 tarihli talimatnameden kesitler.
Latince.
Inprimis, vbi Constantinopolim peruenerit, se coram Illustri et excellente
Ayas vel alio quocunque Bassa , qui primas apud Turcharum Caesarem
tenet, inque summa gratia et authoritate prae alijs apud eum constitutus est,
praesentet et ostendat, dicendo, quod a Nobis ad Caesarem Dominumque
Suum expeditus, hanc spetialem Commissionem acceperit, vt se coram ipso
Ayas, vel vt dictum est, exhibeat, et per medium ipsius Audientiam a Cassare
Dominoque suo petat et impeiret. Et post exhibitas literas nostras ei Salutem
et gaudium nomine nostro optabit, verbisque melioribus, quibus seiet
et poterit, eidem declarabit nostrani in eum propensionem et beneuolentiam,
qua ipsum complectimur.
Negotium vero, propter quod ipse Orator missus fuerit, non aliud esse
dicat, quam quod ipsimet Caesari et sibi longissimis literis per eum allatis explicauerimus.
Et quod mens et voluntas nostra sit, vt idem Orator in Curia
Caesaris iuxta Consuetudinem aliorum , qui illuc a Potentatibus siue Principibus
destinati Dominorum suorum res atque negotia pro mutua amicitia et
confederatione apud Caesarem gerunt atque procurant, diuersari morarique,
Resque nostras quascunque et quocunque tempore pro malori initae pacis vnionisque
conseruatione agere et iractare possit et valeat.
Öncelikle, İstanbul'a vardığı zaman Ayas Paşa'nın ya da Padişah'ın birinci adamı olan paşa her kimse onun yanına varsın ve onun aracılığıyla Padişah'tan huzura kabul talep etsin. Mektuplarımızı gösterdikten sonra bizim adımıza selamlar ve iyilikler dilesin ve elinden geldiği ve dilinden döküldüğü şekilde kendisine meylimizi ve hayırhahlığımızı bildirsin.
Elçimizi gönderme sebebimiz mektubumuzca zaten uzunca yazmış olduğumuzdan farklı bir neden değildir. Biliniz ki niyetimiz ve dileğimiz, bizim elçimizin de (Padişah'ın diğer devletlerin ve prenslerin elçilerine ortak dostluk ve ittifak için payitahtta kalmalarına izin verdikleri gibi) bizim maslahatımız için kalmasına müsaade edilmesidir. Böylece başta barışın tesisi ve muhafazası olmak üzere her daim her işimiz için faaliyet gösterebilir.