Habsburg elçisi Cornelius Duplicius Schepper'in 1534 tarihli nihai raporu / sefaretname (16. sayfa).
Latince
44
maiorem certitudinem tradidisset liberos suos obsides. Qua tamen promissione
non obstante prefatum ducatum non restituent.
Postea autem cum iterum pax fîeret inter ipsos Ipsum quidem dedisse
aliquam summam pecuniae Carolo Caesari. Qua tamen longe maiorem summam
ex prefato ducatu multis annis hauserit. Et sic ipsi restitutos esse liberos
suos , et factam esse pacem quae adhuc duret. Et nunc esse bonos fratres et
amicos et de se inuicem bene contentos.
Respondit Caesar Thurcarum. Quomodo hoc esse potest quum
omnes oratores qui hic fuerunt semper dixerint quod Carolus Caesar multas
terras haberet et occuparet quae essent régis Francorum.
Respondit Cornelius: Eos oratores qui talia dicerent Neque Caesari
Carolo neque ipsius Magnitudini bene velie. Neque ipsos cum veritate hec
dicere. Magnitudinem suam Imperialem inuenturam esse quod id quod Cornelius
ipsi dixisset verum esset, et non aliter.
Tunc Caesar Thurcarum. Bene inquit super iis cogitabimus et legemus
literas vestras quas portastis et postea vobis respondebimus.
Tune iterum Cornelius. Serenissime Imperator. Serenissimus Rex Ferdinandus
in futurum cupit excusari, et non haberi suspectus à Magnitudine
vestra casu quo non fìat pax cum fratre ipsius Carolo Caesare. Quia per ipsum
filium vestrum non stat quominus fìat et fratrem suum induxit ad dimittendam
Coronem in gratiam vestri. Et nunc iterum dicit se velie mauere in pace facta
cum Magnitudine vestra.
Respondit Caesar Thurcarum. Nos dedimus verbum nostrum Imperiale
Ferdinando et seruabimus illud. Non faciemus contra eum bellum, si
prius ipse contra nos illud non fecerit. Hoc erit ita. Nonne tu seis quod istis
duobus annis nihil mali ipsi fecimus aut fìeri iussimus. Ita erit in posterum.
Et bono modo placidoque vultu visus est haec dicere.
Postea iterum incepit Cornelius. Serenissime Imperator. Serenìssima
regina Maria agit Magnitudini vestrae gratias pro donatione dotis suae facta per
eamdem Magnitudinem vestram et exoptat ipsi sanitatem.
Respondit Caesar Thurcarum. Nos donauimus sibi dotem suam et commisimus
Begogly quod eam ipsi faciat dari. Et in hoc non erit dubium. Ipse
Begogly ad illud et ad ea quae sunt Ferdinandi, commissionem à nobis habet.
Et ea faciet et non aliter.
Sic Cornelius exhibito ipsius Magnitudini et Bassis honore exiuit e
cubiculo Caesaris, deductus per lonusbeg. Quem Cornelius admonuit dicens
[ s. 44 ] güvence olarak evlatlarını rehin bırakmıştır. Ancak yine de bu vaadine rağmen mezkur dukalığı istirdat etmemiştir.
Ancak tekrar aralarında sulh yapıldıktan sonra kral belli bir meblağ parayı Kayzer Karl’a vermiştir. Ancak zaten mezkur dukalıktan yıllar boyunca çok daha fazla para somurmuştur. Ve işte böylece para verildikten sonra evlatları geri verilmiştir ve hala devam etmekte olan sulh akdedilmiştir. El-an ikisi de birbirlerine hayırlı birer kardeştir ve dostturlar- birbirlerinden memnundurlar.”
Padişah cevapladı: “O zaman nice olur da buraya cümle ilçiler gelir her daim Karlo Kayzer’in Françe padişahına ait onca memleketi ilhak ettiğini söyler? ”
Cornelius cevapladı: Böyle lakırdı eden elçiler ne Kayzer Karl’a ne de Zat- ı Şahanelerine hayırhah değillerdir. Onlar hakikati söylemezler. Hazret- i Padişahileri kendi de öğrenecektir ki Cornelius’un kendisine dedikleri doğrudur, gayrısı değil.
Ardından padişah tekrar: “Bunları pekala düşüneceğiz ve getirdiğin mektupları okuduktan sonra size cevap vereceğiz.”
Cornelius tekrar: “Padişah [Imperator] Hazretleri! Kral Ferdinand Hazretleri şayet ağabeği Kayzer Karl ile bir sulh akdedilemezse siz Zat- ı Şahanelerinin nazarında şüpheye gark olmamak ve atide mazur görülmek diler. Zira bu onun elinde değildir, hele de ağabeyini Koron şehrini size ferağ etmeye ikna ettikten sonra. Yine de siz Zat- ı Şahaneleri ile akdedilmiş olan sulhun devamını diler.”
Padişah cevapladı: “Ferdinand’a taahhüd- i şahanelerimizi verdik, tutacağız. Şayet önce kendi bize taarruz itmezse, biz de kendisine karşı harb itmeyeceğiz. Bu böyle biline! Bilmez misin zaten iki yıldır kendisine hiçbir fenalık etmedik ya da emretmedik. Bundan sonra da öyle olacak.” Bunları neşeyle ve dingin bir çehreyle söylediği görülmekteydi.
Ardından Cornelius tekrar söze ibtidar oldu: “Padişah Hazretleri! Maria Hazretleri siz Zat- ı Şahanelerine kendisine çeyizini bahşettiğiniz için teşekkür etmektedir ve sağlığınıza duacıdır.”
Padişah cevapladı: “Kendisine çeyizini ita ittik ve Beyoğlu’nu bu vech üzre tevzif ettik. Bundan şüpheniz olmasın. Bu Beyoğlu’nu hem o maslahat hem de Ferdinand’ınkiler üzere vazifelendirdik. Bundan gayrısını ifa etmeyecektir.”
Cornelius böylece Zat-ı Şahanelerine ve paşalara hitabını gerçekleştirdikten sonra şerefle padişahın odasından Yunus Beğ’i takip ederek ayrıldı. Cornelius kendisine şöyle tembihte bulundu: [ s.44 ]