Habsburg elçileri Hieronymus de Zara ve Cornelius Duplicius Schepper'in 1533 tarihli nihai raporu / sefaretname. (37. sayfa)
Lâtince.
pacem non fregerít, Nani magnus Cœsar ipsam nunquam fracturas est, Immo in propria persona et cum artellaria offerendo omnia.
Reginae Mariae magnus Cœsar dat Dotem suam et omnia quae habuit in Regno Hungaricae.
Tunc Imbrahimus Bassa interrumpens sermonem lonus Begk interpretis ita dixit.
Magnus Caesar et ego mittam sclauum meum Aloysium Gritti in Hungariam qui liabebit de omnibus istis plenam potestatem tàm de restitutione Donationis propter Nuptias Serenissimae Reginae Mariae quam de Limitibus et alijs rebus.
Hœc cum dixisset, Imbrahimus Bassa, admonuît Cornelium lonus Begk, vt tanquam Procurator Reginae Mariae, pro gratia ipsi Reginae facta, osculare- tur ipsius Magni Cœsaris manus, Id quod Cornelius fecit, et post eum Hieronymus, Sed uestem tetigere prope genua: non manus, Nam Magnus Caesar neque manus neque quicquam mouebat.
Adiunxit postea Imbrahimus Bassa, Quicquid inquit Ferdinandus Rex transegerit et composuerit cum lohanne Rege: hoc Magnus Caesar et ego habebimus gratum et confîrmabimus , et eo veniet Aloysius Gryti Sclauus meus cum potestate plenaria.
Quicquid interuenerit Ferdinando fratri meo aut Reginç Mariç, statim mihi scribat vnas literas et ego statim expediam omnia, quia sum procurator ipsius ordinatus.
Magnus Cœsar erit amicus amicis filij sui et inimicus inimicis fîlij sui Ferdinandi Régis.
Magnus Cœsar hanc pacem faciet publicari et scribet eam ad amicos suos. Subiunxit idem Imbrahimus Bassa.Quod ad Carolum Caesarem attinet , ipse inquit Imbrahimus Bassa et
Ferdinandus duo sunt.Ferdinandus habet pacem. Si Carolus Caesar eam similiter habere uo-
luerit, mittat ad faelicem portam. Haec erat resolutio Imbrahimi Bassae, Qui Imbrahimus Bassa conuersus
ad Cornelium, Die inquit, si aliqua vis dicere de Carolo Caesare.Respondit Cornelius se nihil habere, quod diceret, praeter id quod pr
Sulhu bozmadığı sürece elinde bilecektir; zira yüce padişah sulhu asla ihlal etmeyecektir. Yüce Sultan, Kraliçe Maria [müteveffa Layoş'un eşi, Kral Ferdinand'ın kız kardeşi]'ya çeyizi olan toprakları ve Macaristan'da sahip olduğu diğer her şeyi bahşediyor. “ Bunun üzerine İbrahim Paşa Yunus Beğ'in konuşmasını bölerek şunları söyledi: "Yüce Sultan ve ben, kulum olan Alvise Gritti'yi Macaristan'a salahiyet- i mutlaka ile Kraliçe Maria'nın ber vech- i nikâh iktisap ettiği çeyizi istirdat ve sınırları tayin ve sair maslahat için yolluyoruz.”
İbrahim Paşa bunu dedikten sonra, Yunus Beğ Cornelius’a Kraliçe Maria’nın hamisi olan yüce padişahın elini kraliçe adına öpmesini tembihledi; Cornelius da öyle yaptı. Ardından Hieronymus, elini değil ama kaftanın dize yakın kısmını öptü; zira yüce padişah ne elini ne de herhangi bir şeyi kımıldattı. İbrahim Paşa sonra şunu da ekledi: “Kral Ferdinand Kral Yanoş'la nasıl anlaşırsa, Yüce Sultan öyle kabul edecektir ve kulum olan Alvise Gritti mutlak yetki ile bu işle ilgilenecektir. Kardeşim Ferdinand a da Kraliçe Maria ile ilgili her şeyi derhal mektupla yazsın ve ben de hemen istediklerini yollayayım; zira kendisine hami olarak atanmışımdır.
Yüce padişah evlatlığının dostlarına dost ve evlatlığı Ferdinand Kral’ın düşmanlarına düşman olacaktır.
Yüce padişah bu sulhu ilan ettirecek ve dostlarına yazıp bildirecektir. ”
Ardından İbrahim Paşa yine ekledi:
“Kayzer Karl’la ilgili olarak, kendisi ve Ferdinand iki ayrı kişidir. Ferdinand sulhu bağlamıştır. Şayet Kayzer Karl da kezalik barış isterse, Bâb- ı Saadet'e [adamlar] göndersin." İbrahim Paşa'nın kararı böyleydi. Sonra Cornelius'a döndü: "Eğer Kayzer Karl hakkında demek istediğin bir şey varsa şimdi söyle." Cornelius ilk gün dediklerinden başka diyecek bir şeyi olmadığını, yani Kayzer Karl'ın kardeşi Kral Ferdinand'a yazıp bu barışa dâhil edilmek istemesinin dışında meramı bulunmadığını söyledi. Ancak yüce Padişah Kayzer Karl’ın bu sulha dâhil edilmesini [ s. 39 ]