Habsburg elçileri Hieronymus de Zara ve Cornelius Duplicius Schepper'in 1533 tarihli nihai raporu / sefaretname. (36. sayfa)
Lâtince.
38
loqueretur, qui eo honore exhibito, quem sciebat longo vsu edoctus, decere, incepit.
Magnum Cœsarem potuisse intelligere ex Sciano suo Sawss, qui fuisset apud Ferdinandum Regem fìlium suum, qualiter ea, quœ nomine prœfati Régis filij sui promisisset, nera essent, Et quod nihil aliud inueniretur in rei ueritate.
Et quod ob id filins suus Rex Ferdinandus, longam et diuturnam pacem peteret cum patre suo.
Quodque hie Baylum sine Consulem tenere uellet, et fréquenter patrem suum literis et offitiis inuisere.
Concludendo in idem, Magnus Cœsar dignaretur filio suo benignum responsum proebere. Nihil esse filij, quod non sit patris, Nihil esse Patris, quod non sit filij , Gratissimum Nuntium allaturos Oratores Regios ad filium suum Regem Ferdinandum Dominum ipsorum si ipsum Sanum retulerint esse, Nam mediante sanitate patris sui et Regnum Hungariae et alia Ferdinandum Regem sperare, Praecari Oratores Regios, vt Deus ipsum magnum Coesarem secundet.
Imbrahimus Bassa à lonus Begk sibi relata, Magno aesari exposuit, Et forte, quod omnino uerisimile est, erat lonus Begk Interpres ab Imbrahimo edoctus, quibus uerbis Turcicis uti deberet.
Tandem post omnia ipse Magnus Cœsar quater locutus est publice audientibus Oratoribus , Et praesertim non intelligente Cornelio altero ipsorum.
Tandem lonus Begk interpres, iubente Imbrahimo Bassa conuersus ad Oratores Regios dixit sequentia.
Magnus Coesar, quecunque petistis, vobis concedit, Vos estis foelices, quia habetis bonum responsum, quod Responsum sex alij, qui hic fuerunt prius non potuerunt impetrare.
Magnus Caesar dat uobis pacem bonam et firmam, non ad anuos Septem aut viginti quinqué, aut centum, sed ad ducentos, trecentos et perpetuam, Donec et quamdiu vos ipsam pacem volueritis et non fregeritis.
Magnus Caesar pro fiho suo Ferdinando Rege faciet, sicut decet patrem, Terrae ipsius Magni Caesaris et Gentes ipsius sunt Ferdinandi filij sui Terrae et Gentes, Et Terrae Gentesque ipsius Ferdinandi filij Magni Caesaris sunt Terrae
et Gentes Magni Caesaris patris ipsius.
Si Ferdinandus Rex, filius magni Caesaris uoluerit ab eo pecuniam,
Hieronymus'un konuşmasını emretti:
Yüce padişah, kendisiyle birlikte evlatlığı Ferdinand Kral’ın yanında bulunmuş olan kulu çavuştan, evlatlığı mezkur kral adına taahhüt ettiklerinin nasıl da hakikat söz olduğunu yahut bu maslahatta hakikatten başka bir şey olmadığını öğrenebilirdi.
Evlatlığı Kral Ferdinand, babalığıyla uzun ve sebatkâr bir sulh bağlamak istiyordu.
Ayrıca, bir Baylus, yani Konsolosun da, düzenli olarak babasına mektup gönderebilmesi için [İstanbul'da] bulundurulmasını istiyor.
Sonuç olarak da yüce padişahın evlatlığına hayırlı bir cevap vermeye tenezzül buyurmasını; babanın olmayan hiçbir şeyin oğluna ait olmadığını; oğlun olmayan hiçbir şeyin de babaya ait olmadığını; Gratissimum Nuntium allaturos Oratores Regios ad filium suum Regem Ferdinandum Dominum ipsorum si ipsum Sanum retulerint esse, Nam mediante sanitate patris sui et Regnum Hungariae et alia Ferdinandum Regem sperare, Praecari Oratores Regios, vt Deus ipsum magnum Coesarem secundet.
Söylenenleri Yunus Bey İbrahim Paşa’ya aktardıktan sonra, paşa yüce padişaha izahta bulundu. Ve belki de her şey münasip bulunduğundan, İbrahim Paşa Yunus Beğ’e Türkçe ne söylemesi gerektiğini belirtti.
Bu sırada yüce padişah elçilerin huzura kabulünde toplamda dört defa konuşmuştu ve özellikle Cornelius bunların yarısını anlayamamıştı.
Sonra İbrahim Paşa'nın emriyle tercüman Yunus Beğ elçilere dönerek şöyle söyledi:
“Yüce Sultan size istediğiniz şeyi bahşediyor. Bahtınız açıktır, zira müsbet cevap aldınız. Bu cevabı sizden önce gelen altı diğer [elçi] elde etmeye muvaffak olamadı.
Haşmetlü Sultanım size hayırlı ve sahih bir sulh sunmaktadır ve bu barış 7 ya da 25 ya da 100 yıl değil, 200 ya da 300 yıl ya da siz barışı muhafaza edip ihlalden kaçındığınız sürece sonsuza kadar sürecektir.
Yüce padişah evlatlığı Ferdinand Kral’ın topraklarının ve tebaasının kendi tebaası olduğunu, kendi mülk ve tebaasının da evlatlığı Ferdinand Kral’ın olduğunu bir babaya yaraşır şekilde kabul etmektedir.
Şayet Ferdinand Kral yüce padişahın oğlu olarak kendisinden para, gemi veya adam talep ederse yazsın yeter; elde edecektir. Bunların hepsini