Habsburg elçileri Leonard von Nogarola ve Joseph von Lamberg'in 1532 tarihli nihai raporu / sefaretname. (14. sayfa)
Almanca
40
der anzweifl wol mechtig genug ist das sein züreten dan wan cs von ns»cn wäre mocht er doch wol hie zw krichisch weiften würg sein ftuel Hahn vnd das land nir allein reten sonder mer gewinen La gedenkh nur kein mensch das der kaiser das von Im ged das er mit seinem sabl gewuncn hat er hat das dem Janus weida gelasen wie ers mir oder Einem andern lassen mag der Weida heltz auch nit anders Darauf wir aller gesagt der weida hall of genug vftach gehabt sich züfurchten vnd in ein solichen vertrag zugen dan wie oft har In vnser kunig gar aus dem land verrrilln Das sey auch d)' vrsach geweft das er den kaiser vm hilf ersucht Er wäre sonst nie pey dem kunigreich llelibn vnd dy weil sich Eur keiser so hastig vm in animllt das bewegt vnsern kunig im das zülaften vnd wie wol er anzeigt das sein kaiser das ganz kunigreich erobert so ist doch das wisendlich das er der stekn so vnser khunig innen hat den mer rail nie keinen erobert oder innen gehallt aber vnser kunig hat dy mir grosen vnkosten gegen dem weida erobert so stet es pey got ob der kaiser dy so leichtlich vbcrkhom Darauf er sagt vileichr wils got also habn Last dy Jungen leut einmal mit einander versuch» vnd schermizl ich weiss es habt auch also Jung leur daus wie wir vnd zeiget auf sein gestndt antllort wir westen auf das kein antbort zügclln wir warn deshalb» nir hie wans aber darzue kam so west sich Ein Jeder nach sein Ern darin zühalten wir glaubn entlich das der vil pey vns sein dy solichs begern aber ein Jeder kunig ist schuldig weg züsuchcn seinj land in frid vnd rue züsezen Darauf er lachund saget wir reden recht er Hab das in schimpf gesagt vnd als wir gesehen das er also beschlisen vnd vns abschaiden wolt lassen haben wir mit bedacht gesagt wir wclln vnsers kunigs gemuet vnd was wir in befelh haben gantz entdekn damit ob aus vnser Handlung Je nicht werden sol das an vns nichtz crwunden vnd das sy sehen das vnser kunig ge- mucr ein friden mit dem kaiser zühabn gerecht sey vnd ob darüber kein friden beschissen welches wir got llefclhen muessen das wirs gegen got vnd vnfcrm Hern vnd ganzer Cristenhaik dest pas züuerantborten habn also wie wol der kaiser den tail des kunigreich so vnser kunig inen hat noch nie erobert vnd stet »»och pey got damit aber Nur ein cntlicher friden beschlosen so wel er den tail des kunigreichs so er in har auch nir vergebens habn sonder dem kaiser ein zimlis chi suma geltz Jarlich zübestatung des frides Raichen vnd damit Er der wascha daselbig helfe züschliesen »vie »vol er wis das er solichs nit noturftig aber das er im vm solichs danber sey wel Jer Im auch Jarlich ein Ein gelt Raichen Darauf er gesagt das sey Ein anders er Hab solich reden vo: Nie von vns gehört vnd wie wol er vom kaiser alln gebalt hat so wel er doch in Einer solichn grosen sachen an
[s. 40] der anzweifl wol mechtig genug ist das sein zureten. Zira çok lazım olsaydı Belgrad’ı ikametgahı haline getirebilirdi ve toprağı kurtarmakla kalmaz daha da fazlasını ele geçirirdi. Ancak kimse padişahın kendi isteğiyle kılıcıyla kazandığı toprağı vereceğini düşünemezdi. Yanoş Voyvoda’ya ferağ ettiğini bana ya da başkasına eder gibi etmiştir- Voyvoda’nın bundan öte vasfı yoktur.
Bunun üzerine Voyvoda’nın korkmak ve böyle bir yola başvurmak için yeterli sebebi olduğunu söyledik: Kralımız kaç kez onu topraklarından sürüp atmıştı. Bu yüzden de padişahın yardımını talep etmişti. Yoksa krallıkta barınamazdı. Padişahınız onu bu kadar sıkı kolladığından kralımız kendisine müsamaha göstermek zorunda kaldı.
Padişahının krallığın tümünü nasıl da ele geçirdiğini anlattı. Kralımızın sahip olduğu küçük toprak parçacıklarıydı. Zira kimse daha fazla toprak ele geçirmemişti; ancak kralımız buraları Voyvoda’dan büyük harcamalar karşılığı alabilmişti. O yüzden ancak Tanrı padişahın öyle kolay galip gelip gelmeyeceğine karar verebilirdi. Sonra dedi ki belki de Tanrı’nın iradesi genç insanları birbirlerine karşı sınamaktı. Ich weiss es habt auch also Jung leut daus wie wir und zeiget auf sein gesindt.
Cevap: Buna ne cevap vereceğimizi bilemiyorduk; buraya bunun için gelmemiştik. Ancak mevzu buraya geldiyse şunu diyebilirdik ki herkes şerefine göre hareket ederdi. İnanıyorduk ki böyle şeyler talep eden pek çok kişi yanımızdaydı; ancak her kral ülkesini barış ve huzur içinde tutmakla yükümlüydü.
Bunun üzerine paşa gülerek “doğru söylersiniz” dedi ancak sinirlenmişti. Bizi göndermeye karar verdiğini fark etmiş olduğumuzdan tereddütle kralımızın niyetini ve emirlerini tümüyle aktarmış olduğumuzu söyledik. Böylelikle maslahatımıza dair başka bir şey söylenmeyecekse elimizden başka bir şey gelmezdi [ an uns nichtz erwunden]. Kralımızın padişahla sulh etmek istediğini görüyorlardı ve eğer sulh kararı alınmazsa işleri Tanrı’ya emanet etmek gerekecekti. Hem Tanrı’ya, hem Kralımıza hem de bütün Hıristiyan âlemine karşı hesap vermemiz gerekecekti. Her ne kadar Padişah Macaristan’ın Kralımız elinde olan kısmını hiç fethetmemiş olsa da, yine de Tanrı’nın dediği olacaktı. Ancak nihayetinde sulh kararı verilirse padişaha Macaristan’ın elinde tuttuğu tarafına mukabil oldukça yüklü bir meblağ yıllık haraç verecekti. Her ne kadar böyle bir şey yapmak zorunda olmasa da şayet İbrahim Paşa bu süreçte yardımcı olursa Majesteleri Kral ona da yıllık bir miktar para ödemeye hazırdı.
Bunun üzerine paşa bizlerden böyle bir şeyi daha önce hiç duymamış olduğunu ve her ne kadar Padişah’ın bütün yetkilerine sahip olsa da bu kadar önemli hususlarda [s. 40]